Davalılar, icra takibi sonrası kiracı borçlu ve kefil hakkında başlatılan tahliye isteğine itiraz etmişlerdir. Mahkeme, davanın kabulüne, kiracı yönünden itirazın kaldırılmasına, kefil yönünden itirazın kısmen kabul edilerek takibin devamına, ve temerrüt nedeni ile tahliyeye karar vermiştir.
Davalıların kefil yönünden temyiz itirazı hakkında, kira sözleşmesindeki kefaletin adi kefalet niteliğinde olduğu ve B.K.'nun 486.maddesi gereği borçlunun iflas etmesi veya icra takibinin semeresiz kalması gerektiği halde, asıl borçlu olan kiracı hakkında herhangi bir haciz işlemi başlatılmamış olduğu belirlenmiştir. Bu nedenle davalıların kefil yönünden istemi reddedilerek karar bozulmuştur.
Madde 269 - İtirazın reddi kararı kesindir; ancak icra mahkemesince ikinci bir karar verilmesi lazımsa, bu karar gecikmeksizin ve verilecek karara etki etmeyecek şekilde verilir.
Madde 484 - Kefilin borcun ödenmesinde borçludan daha az hakları yoktur. Kefil, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek olan faizi de ödemeye mecburdur.
Madde 486 - Kefil, borçlu gibi, borcunu tamamen yerine getirinceye kadar borçlunun yerine ödeme yapmaktan kurtulmuş sayılamaz. Kefilin borçlunun borcundan dolayı, ancak icra takibinin kesinleşmesine kadar sorumlu olması hükme bağlanabilir.
İtirazın Kaldırılması - Kira Sözleşmesinde Kefilin Sorumluluğu - Temerrüt Nedeniyle Tahliye - Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2009/5568 Esas 2009/5887 Karar Sayılı İlamı
DAİRESİ : 6. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/5568
KARAR NO : 2009/5887
KARAR TARİHİ : 18.6.2009