Mahkeme, sanıkla mağdurenin arasında herhangi bir husumet olmamasına karşın, açık olmayan gerekçelerle sanığa yönelik atılı nitelikli cinsel saldırı suçundan verilen beraat kararını bozdu. Mağdurenin katılma sıfatına sahip olduğu ve vekilinin de temyiz itirazı kabul edildi. Olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurenin samimi ifadeleri ve adli muayene raporları dikkate alındığında, sanığın suçlu olduğu yönünde karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda 5271 sayılı CMK'nın 260/1. maddesi ve Kanunun 237/2. maddesi açıklandı.
5271 sayılı CMK'nın 260/1. maddesi: \"Suçtan zarar gören kişinin katılma talebi üzerine veya savcının re'sen alacağı kararla, tanık, bilirkişi, sanık, müdafi ve müdahil ile diğer her türlü delil ve belgenin toplandığı ilk yargılama aşamasından itibaren verilen kararlara karşı kanun yolunun açık olduğu.\"
Kanunun 237/2. maddesi: \"Açılmış bir dava, sanığın ölümü halinde düşer. Ancak, mağdur veya vekilinin şikayeti üzerine dava açılmışsa veya sanığın mirasçıları, suç tarihindeki borçlarından sorumlu olmak koşuluyla davayı devam ettirmeyi kabul ederlerse, dava düşmez.\"