"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Tefecilik yapmak
Hüküm : Beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi:
CMK"nın 260/1. maddesinin "Hakim ve mahkeme kararlarına karşı Cumhuriyet savcısı, şüpheli, sanık ve bu Kanuna göre katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için kanun yolları açıktır" hükmü gereğince, 11/02/2015 tarihli dilekçe ile katılma talebinde bulunan ve davaya katılma isteği karara bağlanmayan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunduğu, 13/07/2017 tarihli dilekçesi ile de hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından 5271 sayılı CMK"nın 237/2 ve 260/1. maddeleri gereğince davaya katılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
TCK"nın 241. maddesinde düzenlenen tefecilik suçunun, kazanç elde etmek amacıyla borç para verilmesiyle oluşacağı, bunu meslek haline getirmenin suçun unsurları içerisinde yer almadığı, değişik zamanlarda ve farklı kişilere karşı tefecilik eylemini zincirleme olarak işleyen sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilerek; sanığın 2008 yılında kazanç elde etmek amacıyla işyerinde bulunan pos cihazlarından gerçek mal veya hizmet alım satımına dayanmayacak şekilde komisyon karşılığı birden çok kişiye ait kredi kartlarından çekim yaptığının iddia edilmesi karşısında, vergi incelemesi sonrasında düzenlenen ayrıntılı raporda isimleri yer alan ve yargılama aşamasında tanık olarak dinlenen kişilerin vergi müfettişine vermiş oldukları beyanları arasındaki çelişkinin giderilmesi ile sanığın soruşturma aşamasında alınan ifadesinin tanıklara sorulması, ayrıca UYAP kayıtlarında yapılan incelemede sanık hakkında tefecilik suçu nedeni ile Ankara 9. Asliye Ceza Mahkemesi"nde beraat kararı verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmış olduğundan dosyanın onaylı örneklerinin dosya arasına alınması, yine UYAP sisteminden yapılan sorgulamada aynı suç tarihine ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu"na muhalefet nedeni ile kamu davası açıldığı ve sanık hakkında beraat kararı verildiği anlaşıldığından davanın akıbetinin araştırılarak dosyanın onaylı bir örneğinin dosya arasına alınması, sanık hakkında tefecilik yapıp yapmadığına yönelik olarak ayrıntılı ve gizli kolluk araştırması yapılması, sanığın alacaklı olduğu icra takip dosyalarının araştırılarak tespit edilmesi halinde takip borçlularının tanık sıfatı ile dinlenilmesi, gerekirse dosya içerisinde bulunan Vergi Tekniği raporu ile bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilerek bu hususta yeniden bilirkişi raporu düzenlettirilmesinden sonra hasıl olacak sonuca göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.