Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Tefecilik
Hüküm : Beraat, temyiz talebinin reddi

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekili tarafından yasal süresi içinde temyiz talebinde bulunulduğu halde, mahkeme kurum vekili adına duruşma günü tebligatı çıkardığı ve tebligatların usule uygun yapılması karşısında, duruşmaya katılanın olmadığını, her ne kadar hazine vekilinin temyiz talebi bulunuyor, kurum tarafından davaya katılma talebinin olmadığı, bu durumda temyiz haklarının bulunmadığı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmiş ise de; sanık hakkında tefecilik suçundan açılan kamu davasında hazinenin bu suçun zarar göreni olduğu, davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmesi için hazinenin duruşmadan haberdar edilmesi ve gerekçeli kararın hazineye tebliğ edilmesi gerektiği, hükmü yasal süresi içinde temyiz eden hazine hakkında verilen temyiz talebinin reddine dair 12/06/2015 tarihli ek kararın kaldırılmasına ve esasın incelenmesine karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanığa isnat edilen tefecilik suçunun 5237 sayılı TCK"nın 241/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırına göre aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirtilen 8 yıllık asli ve 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı sürelerine tabi olduğu, suçtan zarar gören ..."ın sanığa verdiği son senet olan 08/08/2008 düzenleme tarihli senedin suç tarihi olduğu, bu suretle suç tarihi ile temyiz inceleme günü arasında ilaveli dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiği anlaşıldığından hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE 30/11/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.