Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 9. Ceza Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/16944 Esas 2022/389 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/16944 Esas 2022/389 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/16944 Esas 2022/389 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 9. Ceza Dairesi

ESAS NO : 2021/16944

KARAR NO : 2022/389

KARAR TARİHİ : 18.01.2022

9. Ceza Dairesi         2021/16944 E.  ,  2022/389 K.


    "İçtihat Metni"

    İNCELENEN KARARIN;
    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit, şantaj, nitelikli hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    Bakanlık vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re'sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükümleri temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
    Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
    Muhakeme safahatını yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, iddia ve savunma ile tüm delillerin eksiksiz olarak kararda gösterildiği, hükmedilen cezaların nevi ve miktarları itibarıyla kanuni sınırlar içinde tayin edildiği anlaşıldığından, sanık müdafisi ve O Yer Cumhuriyet Savcısı ile katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz taleplerinin reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
    Sanık hakkında nitelikli hırsızlık, tehdit ve şantaj suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelenmesine gelince;
    Oluşa uygun kabule göre sanığın işlediği tehdit ve şantaj suçlarının 5237 sayılı TCK'nın 106/1-c.1, 107/1. maddelerinde, nitelikli hırsızlık suçunun ise zamanaşımı yönünden lehe sayılan 6545 sayılı Kanun değişikliğinden önceki 5237 sayılı TCK'nın 142/1-a. maddesinde düzenlenip, öngörülen cezaların üst sınırları itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e, 67/4. maddelerinde belirtilen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımına tabi bulunduğu ve suç tarihi ile inceleme günü arasında bu sürenin geçtiği anlaşıldığından, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca bu suçlardan görülen kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 18.01.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.