Önyüklemeyi Kaldır

Yargıtay 9. Ceza Dairesi Kararları

Ana Sayfa - İçtihatlar - Göçmen kaçakçılığı - resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2014/4774 Esas 2014/8713 Karar Sayılı İlamı

Göçmen kaçakçılığı - resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2014/4774 Esas 2014/8713 Karar Sayılı İlamı

Göçmen kaçakçılığı - resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2014/4774 Esas 2014/8713 Karar Sayılı İlamı

DAİRESİ : 9. Ceza Dairesi

ESAS NO : 2014/4774

KARAR NO : 2014/8713

KARAR TARİHİ : 09.09.2014

9. Ceza Dairesi         2014/4774 E.  ,  2014/8713 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 9 - 2014/176374
    Mahkemesi : Yalova 1. Asliye Ceza Mahkemesi
    Tarihi : 02.05.2012
    Numarası : 2010/872 - 2012/391
    Suç : Göçmen kaçakçılığı, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Karar tarihi itibarıyla sonuç adli para cezasının kısa süreli hapis cezasından çevrilmesi nedeniyle resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan kurulan hükmün temyizi kabil olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
    1- Göçmen kaçakçılığı suçundan sanığın eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığı ve suç tarihinde 6008 sayılı Kanunun 6. maddesi ile TCK"nın 79/1. maddesine eklenen cümlenin de yürürlükte olmadığı gözetilmeden suçun tamamlandığı kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
    2- Sanık hakkında göçmen kaçakçılığı suçundan temel cezanın tayini sırasında uygulanan kanun maddesinin "TCK"nın 79/1-b" maddesi yerine "TCK"nın 79/1-a-b" maddesi olarak gösterilmesi,
    3- TCK"nın 206. maddesinde tanımlanan suçun oluşması için suç soruşturma veya kovuşturması için düzenlenenler dışındaki diğer resmi belgelerin düzenlenmesi aşamasında failin görevlilere kimliği ile ilgili yalan beyanda bulunması gerektiği;
    Somut olayda; sanığın hakkında göçmen kaçakçılığı suçundan yapılacak soruşturma ve kovuşturmayı engellemek amacıyla görevlilere kimliği hakkında bilgi verirken M.. A.. olduğunu beyan etmek şeklindeki eyleminin TCK"nın 268. yollamasıyla anılan Kanunun 267. maddesinde düzenlenen başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunu oluşturacağı hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, TCK"nın 206/1. maddesi uyarınca tayin edilen sonuç cezanın tür ve miktarı yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 09.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.